Suriye, son yıllarda yaşadığı savaş, çatışmalar ve siyasi belirsizliklerle yankılanmaya devam ederken, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in bu süreçteki rolü gündemdeki en önemli konulardan biri olmaya devam ediyor. Suriye’nin Esad yönetimiyle olan sıkı bağı, dünya genelindeki pek çok analizde ele alınırken, Putin’in Esad’ı neden bırakmak istemediği sorusu da sıklıkla gündeme geliyor. Bu durumu değerlendirirken, Suriye’nin jeopolitik konumu, iç savaşın dinamikleri ve uluslararası ilişkilerin etkisi gibi birçok faktörü dikkate almak gerekiyor.
Vladimir Putin, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ile kurduğu ilişki sayesinde hem Orta Doğu’da etkisini artırmayı amaçlıyor hem de Batı'nın Suriye üzerindeki etkisini kırmayı hedefliyor. 2011 yılında Suriye’de başlayan iç savaş sırasında, Rusya’nın Esad yönetimine verdiği destek, savaşın gidişatını önemli ölçüde değiştirdi. Rusya, askeri müdahaleleri ve hava destekleriyle Esad’ın defansını güçlendirdi, böylece muhalefet güçlerini bastırmasına yardımcı oldu. Bu askeri destek, sadece Esad’ın iktidarını sürdürmesi için değil, aynı zamanda Rusya’nın stratejik çıkarlarını da korumak içindi. Bu durum, Suriye’nin jeopolitik önemi ve doğal kaynak zenginliği ile birleşince, Putin için Esad’ı bırakmak neredeyse imkansız bir hale geliyor.
Putin’in Esad’a olan bağlılığı, aynı zamanda uluslararası siyasetteki değişikliklerle de yakından ilişkilidir. Batı ülkeleri, özellikle ABD ve Avrupa Birliği, Esad yönetimini devirmek için çeşitli stratejiler geliştirmişken, Rusya tam tersine Esad’ın hükümetini desteklemeyi seçmekte ve onunla birlikte hareket etmeye devam etmektedir. Bu durum, Rusya’nın Orta Doğu üzerindeki nüfuzunu artırmasına ve stratejik çıkarlarını korumasına olanak sağlıyor. Ayrıca, Suriye’nin coğrafi konumu, hem enerji koridorları hem de ticaret yolları açısından son derece önemlidir. Rusya’nın bu bölgedeki varlığı, Asya ve Avrupa arasındaki dengeleri de etkileyerek, Putin’in küresel anlamda daha fazla söz sahibi olmasını sağlıyor.
Sonuç olarak, Putin’in Esad ile olan ilişkisi, sadece Suriye’nin iç dinamikleri ile sınırlı kalmayıp, aynı zamanda uluslararası politikaların da önemli bir parçası haline gelmiştir. Esad’ın Suriye’deki iktidarının korunması, Rusya’nın bu ülkedeki askeri ve siyasi varlığını sürdürebilmesi için hayati önem taşımaktadır. Dolayısıyla, Putin’in Esad’ı “Suriye’ye vermemesi”, sadece kişisel bir tercihten öte, stratejik ve siyasi bir zorunluluk olarak değerlendirilmektedir. Suriye’nin geleceği ise, bu karmaşık ilişkiler ağı içerisinde şekillenecek ve dünya genelinde pek çok ülkenin politikalarını etkilemeye devam edecektir.