Son yıllarda, Orta Doğu'daki jeopolitik gerginliklerin arttığı bir dönemde, İsrail’in füze kalkanı sistemi üzerine yapılan değerlendirmeler oldukça dikkat çekici bir durumu gözler önüne seriyor. Uzmanlar, özellikle ABD'nin bu sistem üzerindeki etkisinin azaldığı bu son 10 gün içinde, İsrail’in güvenliğinin ciddi bir şekilde tehlikeye girdiğini belirtmektedir. Bu rapor, ABD'nin desteğinin azalmasının, İsrail’in hava savunma altyapısını nasıl etkilediğine dair ayrıntılı bilgiler sunmaktadır.
İsrail, özellikle 2011 yılından bu yana geliştirdiği "Demir Dome" (Demir Kubbe) sistemiyle öne çıkmıştır. Bu sistem, kısa menzilli füzeleri ve havan mermilerini tespit edip etkisiz hale getirme konusunda dünyada en iyi teknoloji olarak kabul edilmektedir. Ancak, son günlerde yapılan analizler, bu sistemin bazı zayıflıklar barındırdığını ve son 10 günde bu zayıflıkların daha belirgin hale geldiğini ortaya koymaktadır. Uzmanlar, ABD'nin sağlayacağı mali ve askeri desteğin azalmasının, İsrail'in bu sofistike hava savunma sisteminin operasyonel kapasitesini ciddi şekilde etkileyebileceği uyarısında bulunuyor.
ABD, tarih boyunca İsrail’in en güçlü müttefiki olarak kendini göstermiştir. Bu müttefiklik ilişkisi, İsrail’in hava savunma sistemlerinin gelişiminde önemli bir rol oynamaktadır. Ancak, özellikle son yıllarda ABD'nin bölgedeki politikaları ve askeri desteklerinin değişmesi, birçok uzmanın kaygılanmasına sebep olmaktadır. Yapılan son değerlendirmelere göre, ABD'nin dolaylı ya da dolaysız olarak destek sağlamadığı bir durumda, İsrail'in füze kalkanı sistemlerinin etkinliği ciddi ölçüde azalabilir. Bu bağlamda, bölgedeki askeri dengelerin yeniden şekillendiği günümüzde, İsrail’in kendisini savunma kapasitelerinin ne derece yeterli olduğu akıllardaki en büyük soru işaretlerinden biridir.
Bu durum, hem İsrail vatandaşları hem de uluslararası gözlemciler için büyük bir endişe kaynağıdır. Zira, İsrail’in füze kalkanı sisteminin savunmasında yaşanacak olası bir aksamada, düşman ülkelerin füzeleri anında hedef alabilme potansiyeli artacaktır. Dolayısıyla, bu konudaki belirsizlikler, uluslararası politika çerçevesinde de önemli yansımalar yaratabilir. Uzmanlar, İsrail’in bu süreçte başka müttefiklerle işbirliği yapma yoluna gidebileceğini, ancak ABD destekli sistemlerin yerini alacak alternatiflerin bulunmasının kolay olmadığını vurguluyor.
Sonuç olarak, İsrail’in füze kalkanı sisteminin durumu, yalnızca bölgedeki güvenliği etkilemekle kalmayıp, aynı zamanda küresel düzeyde de bazı jeopolitik dengeleri değiştirebilecek bir potansiyele sahiptir. Önümüzdeki günlerde ABD ile İsrail arasındaki ilişkilerin seyrin ne yönde değişeceği, Orta Doğu’nun geleceği açısından kritik öneme sahip olacak. Bu nedenle, gözlemciler ve analistler, gelişmeleri yakından takip etmekte ve olası senaryoları değerlendirmekte.